23 Kasım 2021 Salı

Osmanlı Mutfağı Hakkında En Çok Sorulan Sorular Nelerdir?

 Osmanlı Mutfağı Hakkında En Çok Sorulan Sorular


Osmanlı Mutfağı Hakkında En Çok Sorulan Sorular Nelerdir?

Helvacıyan-ı Hassa Ne Demek?

Osmanlı saray mutfağı teşkilatında "Helvacıyan-ı Hassa" Helvahanede çalışan "ustalara" verilen isimdir. Osmanlı saray mutfağında çalışanların içerisinde en zeki olanlar ya helvacı, (şekerci ve helvacı) yada turşucu olurlardı. Bu iki bölüm diğer mutfak bölümlerine oranla daha dikkat ve beceri istediği için saray mutfağındaki "çıkma sistemi" nde özel yetenekleri ve kabiliyet becerisi olanlar seçilirdi.

Helvacı ustaları mutfaktaki başarılarının devamında kilercibaşı 'nın iradesi ile Caşnigirbaşı, Hoşafcıbaşı yada Helvacıbaşı olurlardı. Helvacıbaşı gerektiğinde kilercibaşı 'nın ünvanı ile saray protokolünde üçüncü sırada bulunurdu. Hassa denmesinin sebebi ise işindeki ustalığa vurgu yapmak, helvaya ve tatlıya verilen önemden dolayı özellik katmak, (helvacılar) anlamında çoğul olarak tamanını bir anmak amacı taşır.

Osmanlı saray mutfak kültüründe Saray halkının ve ağaların konuşmalarına baktığımızda; Tatlı sevmek imandandır, Mumin helva gibidir, Turşucuları sevmezük, helvacılar gelsin" sözleri ile karşılaşırız.

Kilercibaşı Ne Demek?

Kiler, Osmanlı saray mutfağında çoğunlukta mutfak deposu anlamında kullanılır. Daha önceden alınmış olan gıda maddelerinin depolandığı ve kilit altında tutulduğu yer anlamındadır. Osmanlı Saray Mutfağı Teşkilatı içerisinde en önemli mutfak deposunun yada depolarının başındaki sorumlu kişiye verilen isimdir.

Kilercibaşı 'nın denetiminde olan Matbah-ı Âmire Emini tarafından alınan tüm gıda malzemeleri bu depoya kullanım süreleri dikkate alınarak istiflenir ve bu kayıtlar mutfak masraf defterlerine işlenir.

Osmanlı saray mutfağında gıda depoları birden fazladır. Mutfak depolarının bazılarından bahsedecek olursak; Et ve et ürünleri, Süt ve süt ürünleri, Hububat çeşitleri, Un çeşitleri, Sebze çeşitleri, Kanatlı hayvanlar ve kuş çeşitleri, Meyve çeşitlerinin saklandığı kiler' ler diyebiliriz.

Bu ürünler her ne kadar günlük alımlar yapılsa da depolandıkları yerler ayrıdır. Tüm gıda ürünlerinin kendi gruplarına göre depolandığı ve saklama koşullarının oluşturulduğu yerlerin de sorumlu tutulduğu kişi Kilercibaşıdır. Kiler teşkilatlanmasında iç kiler ve dış kiler olarak iki kiler grubu bulunurdu.

16. Yy. Son çeyreğinde Kilercibaşı 'na bağlı 200 kilerci ve altmış dört Şagirt bulunmaktaydı. Mutfak personellerinin idaresiyle ilgili yetkiler ve tayinler için yetki kilercibaşı'na ait idi.

Has Mutfak Nedir?

Mutfak tarihimizde Osmanlı saray mutfağında İkinci önemli mutfak olan “Has mutfak" matbah-ı amire emininden den bağımsız olarak çalışan mutfak bölümlerinden ikincisidir.

Başlıca hizmet ettiği kişilerden bahsedecek olursak Valide Sultan, şehzadeler ve harem halkından nüfus sahibi olan ailelerdir. 

Osmanlı saray Mutfağı teşkilatında Divan Vezirleri ve Harem halkı için de yapılan yemekler Has Mutfakta pişirilirdi.

Osmanlı Mutfağı Hakkında En Çok Sorulan Sorulardan Kuşhane Mutfağı Nedir?

Mutfak tarihimizde Osmanlı saray mutfağındaki mutfak bölümleri arasında yer alan Kuşhane Mutfağı sadece padişahın yiyecek ve içecek ihtiyaçlarının yapıldığı özel mutfaktır. Padişahın özel mutfağı olan Kuşhane Mutfağında her zaman zülüflü baltacılardan seçilmiş en güvenilir kişilerden aşçı ve helvacı bulunurdu.

Osmanlı saray mutfağı mutfak hizmetlerinde de belirtildiği gibi o dönemde en kaliteli malzemelerinin kullanıldığı ve özel bahçelerde yetiştirilen ürünlerin seçilerek padişah için hekimler tavsiyesi ile yiyecek ve içecek haline getirildiği özel mutfak.

Osmanlı saray mutfağında diğer bölümlerde belirtildiği gibi matbah-ı amireden bağımsız olarak çalışan mutfaklardan birincisidir. İlk etapta has mutfağın içerisinde küçük bir bölüm olan ve sadece padişaha özel kuşların pişirildiği mutfak olmasından dolayı "kuşhane" ismi verildiği rivayet edilmektedir. "Has mutfak yani matbah-ı has" denmesi ise, mutfakların en iyisi ve özel olanı.

Kuşhane-yi hümayun olarak ta adlandırılmıştır. (hümayun=padişaha ait olan, hüma kuş cinsidir. ) Kuşhane mutfağı denmesinin diğer sebeplerinden biri de pişen yemeklerin tek kişilik küçük tencerelerde pişirilmesinden geldiği rivayet edilmektedir.

Bu isim değişikliklerinin sebebi olarak 1574 yılının haziran ayında Topkapı sarayı mutfağında çıkan yangında mutfak bölümleri ciddi anlamda zarar görmüş ve Mimar Sinan tarafından genel anlamda tüm mutfak alanları büyütülerek yeniden inşa edildiği için bazı mutfak bölümlerinin de yerlerinin değiştirilmiş olmasını kaynak gösterebiliriz.

Osmanlı saray mutfağı eşkilatında sadece padişah ve özel misafirlerine yemek yapılan mutfakta saray mutfak bölümlerinde bulunan en becerikli kendini ispat etmiş olan (Zülüflü Baltacılar) seçilmiş aşçılar çalışırdı.

Eğer padişah sefere gidecekse kuşhane mutfağı çalışanları 'da mutfak ekipmanlarını alarak padişah ile birlikte sefere giderlerdi. Osmanlı saray mutfak kültüründe kuşhane mutfağı küçük ama, en önemli mutfak olmasından dolayı sadece sınırlı sayıda izinli kişlerin girebildiği mutfaktır.

Çaşnigîrbaşı Ne Demek? Çaşnigîr Usta & Çeşnicibaşı

Çaşnigir mesleği ilk defa Anadolu beylikleri ve Akkoyunlu devletinde rastlanmaktadır. Anadolu Selçuklu Devletinde bu mutfak görevlisine emîr-i zevvâk ismi verilmiştir.

Eyyûbîler ve Memlükler'de en güvenilir kişileri sadakatlarınını ispatlamaları için çaşnigir görevine getirmişlerdir. (nüfuzlu emîrler, İzzeddin Aybeg, II. Baybars)

Osmanlı saray mutfağında padişahın sofrasını hazırlamak ve siniye konulan yemekleri padişahtan önce test etmek amacı ile zehirlenme ihtimalini önleyen aşçı.

Osmanlı saray mutfağı teşkilatında Hasoda 'da verilecek yemekler çaşnigîrbaşının kontrolünde çaşnigîr ler tarafından servis edilirdi.

Osmanlı sarayı devlet teşkilatında Bîrun bölümündeki hizmetliler içerisinde çaşnigîrler de bulunurdu.

Çaşnigîr'lerin görevi, kuşhane mutfağında pişen yemekleri önce aşçıbaşı 'na tattırıp test ettikten sonra kendisi alarak (zevvâkın-i hâssa'lar ile birlikte) bizzat test ederler ve mühürlenen örtüler içerisindeki yemekler padişaha sunulurdu.

Çaşnigîrler in (çeşnici) bir kısmı ise Dîvân-ı Hümâyun'da sadrazam ve vezirlerin yemeklerini test ederek yemekli toplantılarda güvenle dağıtmakla da sorumluydular.

Çaşnigîrler çalışırken başlarına mücevveze, sırtlarına ise çatma üst elbisesi olan üniformalar giyerlerdi. Sadece bayram günlerinde çaşnigîrler çatma giymezlerdi. 18.yüzyılın ikinci çeyreğinde günlük kazançları 40 akçe olduğu mutfak defterlerindeki kayıtlarda gözükmektedir.

Matbah–ı Divan Nedir?

Divanda görev yapan paşaların ve çeşitli rütbelerdeki görevlilerin yemeklerinin pişirildiği yerdir. 

XVI. yüzyılın ikinci yarısında bir aşçıyla hizmet gören bu mutfakta yüzyılın sonunda ve XVII. yüzyıl başlarında sekiz aşçı çalışmaktaydı (Bilgin, 2003). Fakat bu sayı sonradan üçe düştüğü görülmektedir.

Bîrun Ne Demek?

Birun, Osmanlı devlet teşkilatında "dış saray" olarak adlandırılan ve önemli saray çalışanlarının bulunduğu yönetici bölümüdür. Birun bölümündeki görevliler arasında yeniçeriler, doktorlar, terziler, bekçiler mevcuttu.

Bîrun'a mensup diğer hizmet erbabından bahsetmek gerekirse; Emîr-i alem, kapucular kethüdası, kapıcıbaşılar, Dîvân-ı Hümâyun çavuşları, şikâr ağaları, çaşnigîrbaşı, müteferrikalar, baltacılar, peykler, satırlar, solaklar, tabi u alem mehterleri, çadır mehterleri (mehterân-ı hayme), sakalar ve saraya mensup sanatkârlar, (ehl-i hiref) Bâb-ı Hümâyun, kapıcılar kethüdası, çavuşbaşı, mîrâhur (imrahor), bostancıbaşılar olarak sıralanabilir.

Birun bölümü idarî, askerî ve dinî olarak altı bölümden meydana gelmekteydi. Osmanlı Saraylarının birun bölümünde bulunanlar her gün evlerinden çalışmak için sarayda görevli oldukları bölüme gelirler ve çalışma saatleri bitince sarayın dışında bulunan evlerine dönerlerdi. Osmanlı sarayında birun bölümü tanzimatın ilanından sonra gücünü kaybetmiştir.

Hâcegân Ne Demek?

Hâcegân, Osmanlı devlet teşkîlâtında alanında tecrübe sahibi olmuş yönetici memurlara verilen rütbe. (Bunlar: memûriyet, emin 'lik, müdürlükler) Hâcegân'ların sorumlu olarak bulunmuş olduğu görevlereden bazıları nişancılık, yazı işleri, defterdarlık mevkileri. II. Mahmud’dan sonra Hâcegân'lık rütbesi padişah tarafından verilmeye başlanmıştır.

Daha öncesinden ise "Hâce" kelimesinden türetilerek "Hâcegân" Orta Asya göçebe Türk kavimleri arasında ve Nakşibendî tarikatının mânevî büyüklerine saygı ifadesi olarak kullanılmıştır.

Kapı Ağaları Ne Demek? Kapı Ağası & Babüssaade Ağası & Ak Ağalar

Osmanlı döneminde sarayda bulunan iç ağaların en büyüğüne verilen isimdir. Kapı Ağası (Babüssaade ağası) padişahın devamlı en yakınında bulunmakla görevli.

Aynı zamanda Osmanlı'da sadrazam kapısının iç düzenini sağlamakla vazifeli olan ağalar. Saray kayıtlarında buna Ak Ağalar başı' da deniyordu.

Osmanlı devlet teşkilatında padişahın bulunmuş olduğu saraylar da yetki sahibi beyaz ırka mensup hadım yönetici olarak da bilinmektedir.

Babüssaade teşkilatı osmanlı sarayında çok önemlidir. Ak ağalar olmasının tek sebebi beyaz tenli olmalarından kaynaklanmaktadır. 17. Yy. başından sonra enderun reisliği haricinde yetkisini yine hadım olacak olan kızlar ağasına bırakacak kişi.

Hazinedarbaşı Ne Demek?

İç hazineden sorumlu Hazinedarbaşı ayrı, dış hazineden (birun) sorumlu Hazinedarbaşı ayrıdır. Osmanlı devlet teşkilatında iç hazinenin muhafaza edildiği Bâb-ı Hümâyun ve hil‘at hazineleri bölümünden, saray sanatkârlarının (ehl-i hiref) idaresinden sorumludur.

Osmanlı Sarayının Enderun kısmında görev yapanlar hazinedar ismi ile anılmaktaydı. Enderun 'da çalışan hazinedar'ların sorumlu olduğu kişiye ise Hazinedarbaşı denilmekte idi.

Fatih kanunnamesine göre iç halktan sahibi arz olan ağalar arasındaydı. Osmanlı saray defterlerindeki bazı kayıtlarda “serhâzin” olarak yer almaktadır.

Osmanlı Sarayında Enderun bölümündeki ağaların en nüfuslu olanına verilen ünvan olmakla birlikte en önemli özelliği Has Odalılar'dan seçiliyor olmasıdır.

Padişaha yakınlığı ile bilinen Hazinedarbaşı savaş durumlarında yada padişah ava gidince seccadesini namaz vakitlerinde serer ve etrafının güvenli olması için gerekli önlemleri almakla görevi idi.

Hazinedarbaşı gerektiğinde kızlar ağasına vekalet eder çok başarılı olması durumunda kapı ağalığına terfi ettirilirdi.

Osmanlı mutfağı yemekleri nelerdir?

Osmanlı mutfağının en lezzetleri yemekleri arasında şüphesiz ki günümüzde de hala yapılan; Yufkalı Dörüzziyafe Köftesi, Fodula, Mutancana, Mahmudiye, Kavun Dolması, Akike, Süt Kebabı, Beyrani, Mıhlama ve Kırma Tavuk Kebabı bulunuyor.

Enderun mutfağı nedir?

Padişahtan en aşağı saray görevlisine kadar herkesin yemekleri bu mutfaklarda pişerdi. ... Bütün bu mutfaklar, sarayın Birun kısmında ikinci avlunun sağ tarafında inşa edilmişti. Padişah ayrıca Enderun kısmında bulunan ve usta aşçıların hizmet ettiği Kuşhane ismi verilen özel mutfaktan da yararlanıyordu.

Zengin Osmanlı Mutfağı ne zaman kuruldu?

Türk Mutfağının Evreleri - Osmanlı Dönemi (1299-1923) Osmanlılar döneminde, mutfak anlayışı İstanbul'daki saray ve konakların aşçılarında ihtisaslaşma yoluyla gelişerek, günümüzde uzmanlarca Türk Mutfağı olarak da kabul edilen İstanbul Mutfağı'nı meydana getirmiştir (Ertürk 1972:7).

Osmanlı mutfağında kaç çeşit yemek var?

Osmanlı mutfağına ait 5 binin üzerinde yemek bildiklerini ifade eden Korun, şöyle devam etti: “Ancak, Osmanlı mutfağına ait, ismi bilinmeyen ve kaybolan 6 binin üzerinde yemek olduğu söyleniyor.

17 yüzyılda Osmanlı sultanının yemek ritüeli nelerdir?

Saray halkı günde iki öğün yemek yerdi. Sabah kahvaltısı kuşluk vaktinde yapılır, akşam yemeği ise ikindi namazını müteakip verilirdi. Yemekler bulgârî denilen deriden yapılma alçak sofralarda, yerde oturarak yenirdi.

Has Matbah kimlere hizmet verir?

Matbah, Saray Mutfağı'nın ihtiyaçlarını karşılayan esnafa verilen ad. Matbahı Has, padişahın yemeklerini pişirmekle görevli olan bölüm. Kuşhane denilen bu bölümde 12 seçkin aşçıyla, serçini denilen bir usta vardı.

Kanuni Sultan Süleyman ne yerdi?

Kanuni Sultan Süleyman hamsiye düşkündü, buğulamanın adını bile duyduğunda ağzı sulanırdı, Topkapı Sarayı'nda kullanılan kılıçların üstüne bile hamsi motifi işletmişti.

Osmanlı Mutfağı hangi padişahın döneminde en ihtişamlı zamanını yaşamıştır?

Osmanlı Saray Mutfağı, her yüzyıl kendini yenilese de asıl ivmesini Fatih Sultan Mehmet döneminde kazanmıştır. İstanbul'un fethiyle saraydaki Osmanlı yemeklerinde büyük değişiklikler yaşanmıştır. 1475 - 1478 yılları arasında yaptırılan Topkapı Sarayı'na devasa bir mutfak inşa edilmiştir.

Osmanlı döneminde ilk yemek yazması olarak tarihe geçen nedir?

Osmanlı mutfağıyla ilgili ilk yazma eser olan ve Mehmet Kamil Efendi tarafından yazılan Melceü't-Tabbahin (Aşçıların Sığınağı) 1844 yılında yayımlanmıştır. Daha sonra 1892 yılına kadar 9 defa daha yayımlanmış ve kendisinden sonraki Türkçe yemek kitaplarına kaynak teşkil etmiştir (Mercan, 2011).

Saray mutfağı kaç kubbeli?

Has Mutfak kapısından geçince boydan boya uzanan ocaklı, fırınlı, asıl mutfak bölümüne girilirdi. Çeşitli dönemlerde tamir ve ilavelerin yapıldığı 20 kubbeli bu muhteşem binada bugün padişahlara hediye edilen Çin ve Japon porselenleri sergilenmekte. Mutfak, sekiz bölümden oluşurdu.

Osmanlıda padişahın yemeklerini tadan kişiye ne denir?

Osmanlı Devleti'ndeki çeşnibaşı görevini bilenler vardır. Padişaha getirilen yemek önce çeşnicibaşı tarafından tadılır, yemekte zehir olup olmadığı kontrol edilirdi.

Osmanlı Mutfağı hangi kültürden etkilenmiştir?

Dolayısıyla söz konusu yazlık sarayların mutfakları daha faal olarak çalışmıştır. Osmanlı mutfağı 16. yüzyıldan itibaren ülkenin gücünü ve zenginliğini yansıtan bir çeşitliliğe bürünmüştür. Özellikle Fransız Mutfağı'nın etkisi sonucu, daha da açık bir biçimde görülmektedir.

Osmanlı mutfağında tüketilen yağ çeşitleri nelerdir?

Dönemin yemek kitaplarına göre sadeyağ yapımında bazen az miktarda iç yağı veya kuyruk yağı da kullanılıyordu. Zeytinyağı tüketimi tereyağına kıyasla Osmanlı saray mutfağında çok azdı. Mutfakta kullanılan diğer yağ çeşitleri ise daha az olmak kaydıyla böbrek yağı (revgan-ı çerviş) ve kuyruk yağıydı.

Topkapı Saray Mutfağı kaç kubbeli yapılmıştır?

Mutfakların Fatih devrinde dört kubbeli olarak yapıldığı, artan Saray halkının ihtiyacını karşılamak üzere Kânuni devrinde altı kubbeli Has Mutfak ile Helvâhane bölümlerinin eklendiği, 1574 yılında çıkan büyük yangından sonra, ki bu yangının kebap çevirirken tâbedeki (tavadaki) yağın tutuşmasından çıktığı yazılır.

Osmanlı döneminde halk ne yerdi?

Osmanlı Yemek Kültüründe Halkın Sofrası

Batılılaşmaya çalışan Osmanlı toplumunun alafranga sofra ile imtihanı böyle olmuş. ...

Sebze ve meyvelerden ise kabak, havuç, turp, börülce, şalgam, ıspanak, nane, hıyar, hünnap, sakız limonu, İstanköy limonu, turunç, karadut, şeftali, fındık, kızılcık ve muşmula [4] vardı.

Topkapi sarayinda ilk mutfak kime aittir?

Mutfaklar saray hiyerarşisinin çeşitli grupları ve Divan toplantıları sırasında Kubbealtı'nda görev yapan devlet erkânına hizmet verirdi. On bölüme ayrılmış olan mutfaklar 15. yüzyılda yapılmış, 16. yüzyılda Kanuni Sultan Süleyman döneminde genişletilmiştir. 1574 yangınından sonra Mimar Sinan tarafından onarılmıştır.

Osmanlı Mutfağı hangi padişahın döneminde en ihtişamlı zamanını yaşamıştır?

Osmanlı Saray Mutfağı, her yüzyıl kendini yenilese de asıl ivmesini Fatih Sultan Mehmet döneminde kazanmıştır. İstanbul'un fethiyle saraydaki Osmanlı yemeklerinde büyük değişiklikler yaşanmıştır. 1475 - 1478 yılları arasında yaptırılan Topkapı Sarayı'na devasa bir mutfak inşa edilmiştir.

Topkapı Sarayını Osmanlı padişahlarından hangisi yaptırmıştır?

Topkapı Sarayı Fatih Sultan Mehmed tarafından 1478'de yaptırılmış, Abdülmecid'in Dolmabahçe Sarayı'nı yaptırmasına kadar yaklaşık 380 sene boyunca devletin idare merkezi ve Osmanlı padişahlarının resmi ikâmetgâhı olmuştur.

Topkapı Sarayı kimin zamanında yapıldı?

1453 yılında İstanbul'un fethi sonrasında Fatih Sultan Mehmet'in isteği üzerine 1460 yıllarında yapımına başlanan Topkapı Sarayı'nın inşası 1478 yılında tamamlanmıştır. Dolmabahçe Sarayı gibi tek seferde tüm ek yapılarıyla beraber inşa edilmeyen Topkapı Sarayı, 19. yüzyıla kadar eklenen yapılarla genişlemiştir.

Osmanlı kaç öğün yemek yerdi?

Günün ikinci öğünü olan akşam yemeği ise güneş batmadan önce aydınlıkta yenir'. Osmanlı toplum yaşantısından söz eden seyahatname ve anı türü eserlere göre de Osmanlı kültüründe günde sadece iki öğün yemek yeme adeti vardır.

Topkapı Sarayı inşa edilme amacı nedir?

Tam inşaası 1478 yılında tamamlanmıştır. Osmanlı mimarisi tarzında yapılmıştır. Topkapı Sarayı Osmanlı padişahlarının yaşamış olduğu devasa bir saraydır. Osmanlı Devleti'nin idare devlet merkezi olarak kullanılması amacı ile inşa ettirilmiştir.

Topkapı Sarayı hangi bölümlerden meydana gelmiştir?

Topkapı Sarayı'nın bölümleri 4 avlu ve 1 haremden oluşmaktadır. Saray, hizmet bölümü Birun ve iç örgütlenme yapılarını kapsayan Enderun olmak üzere 2 ana bölüme ayrılmıştır.

Osmanlı saray mutfağı yemekleri nelerdir?

Mutancana (Osmanlı Saray Mutfağı) ...
Güllaç (Osmanlı Saray Mutfağı) ...
Saray Çorbası (Osmanlı Mutfağından) ...
Elma Dolması (Osmanlı Saray Mutfağı) ...
Hünkar Beğendi (Osmanlı Saray Mutfağı) ...
Kavun Dolma (Osmanlı Saray Mutfağı) ...
Cevizli Lalanga (Osmanlı Saray Mutfağı) ...
Nefis Saray Çorbası (Osmanlı Mutfağı)

Osmanlı saray mutfağı nasıl yazılır?

Osmanlı saray mutfağı ya da matbah-ı âmire , Osmanlı İmparatorluğu'nda saray mutfağına verilen isimdir.

Osmanli yemekleri nelerdir?

Osmanlı Mutfağının En Lezzetli Yemekleri

Osmanlı mutfağının en lezzetleri yemekleri arasında şüphesiz ki günümüzde de hala yapılan; Yufkalı Dörüzziyafe Köftesi, Fodula, Mutancana, Mahmudiye, Kavun Dolması, Akike, Süt Kebabı, Beyrani, Mıhlama ve Kırma Tavuk Kebabı bulunuyor.

Osmanlı döneminde ilk yemek yazması olarak tarihe geçen nedir?

Osmanlı mutfağıyla ilgili ilk yazma eser olan ve Mehmet Kamil Efendi tarafından yazılan Melceü't-Tabbahin (Aşçıların Sığınağı) 1844 yılında yayımlanmıştır. Daha sonra 1892 yılına kadar 9 defa daha yayımlanmış ve kendisinden sonraki Türkçe yemek kitaplarına kaynak teşkil etmiştir (Mercan, 2011).

17 yüzyılda Osmanlı sultanının yemek ritüeli nelerdir?

Saray halkı günde iki öğün yemek yerdi. Sabah kahvaltısı kuşluk vaktinde yapılır, akşam yemeği ise ikindi namazını müteakip verilirdi. Yemekler bulgârî denilen deriden yapılma alçak sofralarda, yerde oturarak yenirdi.

Osmanlı Mutfağı hangi kültürden etkilenmiştir?

Dolayısıyla söz konusu yazlık sarayların mutfakları daha faal olarak çalışmıştır. Osmanlı mutfağı 16. yüzyıldan itibaren ülkenin gücünü ve zenginliğini yansıtan bir çeşitliliğe bürünmüştür. Özellikle Fransız Mutfağı'nın etkisi sonucu, daha da açık bir biçimde görülmektedir.

Osmanlı döneminde yemeklerde en çok ne kullanılmıştır?

Osmanlı sofralarında su bolca tüketilirdi. Bunun yanı sıra şerbet ve hoşaf da eksik edilmezdi. Sığır etinin aksine hazmı kolay ve yumuşak olması bakımından koyun ve kuzu eti tercih edilirdi. Yemeklerde en çok yumurta kullanılırdı.

Osmanlı'da 16 yüzyılda padişah nerede yemek yerdi?

Padişahın yemeğinin pişirildiği mekâna “Kuşhane" adı veriliyor.

Osmanlı mutfağında tüketilen yağ çeşitleri nelerdir?

Dönemin yemek kitaplarına göre sadeyağ yapımında bazen az miktarda iç yağı veya kuyruk yağı da kullanılıyordu. Zeytinyağı tüketimi tereyağına kıyasla Osmanlı saray mutfağında çok azdı. Mutfakta kullanılan diğer yağ çeşitleri ise daha az olmak kaydıyla böbrek yağı (revgan-ı çerviş) ve kuyruk yağıydı.

Osmanlı mutfağında yufka hazırlama tekniği hangi mutfak kültürünün mirasıdır?

Tarihi. Yufka Osmanlı İmparatorluğu mutfağının mirası olarak bu devletin eski toprakları üzerinde yer alan birçok ülkenin mutfağında bulunur. Yufkanın daha kalın bir biçimi Orta Asya Türk mutfağı kökenli görünmektedir.

Bir padisah ne yerdi?

Osmanlı saraylarında padişahların sofralarına büyük özen gösterilirdi. Yemeklerini, altın sırmalı örtülerin üzerine konan altın tabaklarda yiyen padişahlar; çatal, bıçak ve zehirlenme riskine karşı sofrada tuz kullanmazlardı. Yemeği sadece iki kaşıkla yerlerdi.

Selçuklularda genellikle günde kaç öğün yemek yenir?

Anadolu Selçukluları döneminde günde kuşluk yemeği ve akşam yemeği olarak iki öğün yemek yenildiği bilinmektedir (Arman, 2011). Selçuklular zamanında, en çok yetiştirilen tahıl olan buğdaydan yapılan ekmek beslenmede önemli bir yere sahiptir.

İnegöl’den Getirilen Hazmettirici Ve Birçok Hastalığa Karşı Bünyeyi Koruyucu Özelliğe Sahip Olan Su Nedir?
Çitli

Karaciğer Bir Miktar Suda Haşlanır Ve Kuyruk Yağı İle Birlikte Robotton Geçirilir. Tuz, 1 Tatlı Kaşığı Tarçın ve Karabiber İle Karıştırılır. Yaklaşık 10 Cm Boyunda Kesilmiş Ve Suda Kaynatılarak Temizlenmiş Kamışların İçlerine Doldurulur. Tencereye Düzgünce Dizilir, Üzerine Et Suyu Koyulur. Kapağı Kapatılır, Hafif Ateşte Üç Saat Pişirilir. Bir Kaba Kamışlar Silkilir. Üzerine 1 Tatlı Kaşığı Tarçın Eklenip Tüketilir. Bu yemeğin adı nedir?
Yalancı İlik

Modern İçeceklere Örnek Veriniz?
Çay

Bozacı Esnafının Piri Sayılan Türk Büyüğü Kimdir?
Sarı Saltuk Dede

Yapımında Çam Fıstığı Kullanılan Yiyecekler Nedir?
Acem Pilavı

Balık Güveç Hazırlanırken, Safran İçin Yapılan Ön Hazırlık Nedir?
Ilık Su İçerisinde Bekletmek ve Süzmek

Dönemin Yemek Kitaplarına Göre Yapımında Balıkların Kullanıldığı Yemek Çeşitlerine Örnek Veriniz?
Turşu, Börek, Kebap

Bozanın Çok Fazla Mayalanmış Türü Olan ve Özellikle Bölgesinde Çok Tüketilen İçeceğe Hangi Ad Verilir?
Mırmırık

Osmanlı Döneminde Yemeklerde En Çok Ne Kullanılmıştır.
Sade Yağ

Hoşaf, Şerbet, Ve Şurup Yapımında Kullanılan Çiçeklerden Biridir?
Yasemin

Yüzyılda Yaygın Olarak Kullanılan Bıçak Türü Nedir?
Eflak Bıçağı

Sıradan Şehir Halkının Sofralarında En Çok Nasıl Kaplar Yer Alırdı?
Bakır Kaplar

Bazı Ürünlerin İstanbul’da Mutfaklara Girmesi İçin 19. Yüzyılı Beklemek Gerekirmiş. Bunlar Hangi Ürünlerdir?
Zeytinyağı-Salça

Yoğurtlu Et Kızartma Adlı Yemekte Kullanılan Et Ne Türdür?
Yağlı Dana Eti

Busbecq’in Verdiği Bilgiye Göre Kanuni’nin Kıymetli Kaplarda Yemek Yeme Alışkanlığına Ara Vermesine Ne Sebep Olmuştur?
Bir İhtiyarın Nasihatı

Baharat Çeşitlerinden Hangisi 19. Yüzyılda Osmanlı Mutfağına Girmiştir?
Vanilya

Saray Mutfağı İçin Alınan Malzemeler Arasında Bulunurken Parası Mutfak İçin Ayrılan Ödenekten Değil, Padişahların Özel Bütçelerinden Ödenen İçecek Nedir?
Kahve

İncelenecek Sulara Pamuk Batırılır, Islanan Pamuklar Kurutulduktan Sonra Tartılır, Neticede En Hafif Çeken Pamuğun Batırıldığı Suyun En Hafif Olduğu Ortaya Çıkardı. Bu yöntemi kim önermiştir?
Evliya Çelebi

Pirinç, Mercimek, Nohut ve Zerdali Gibi Ürünler İçin Kullanılan Tedarik Malzemesi Nedir?
Gazavi

Tükenmesi Uzun Süre Aldığı İçin “Tükenmez” Adı Verilen İçecek Nedir?
Şıra

Bazı dönemlerde Mutfaklarda Kullanılan Malzemelerin de Değiştiği ve Birtakım Yeni Malzemelerin Devreye Girdiği Görülmüştür. Hangi dönemlerde?
Sefer Dönemlerinde

Mahmud Nedim Bin Tosun’un “Aşçıbaşı” Adlı Yemek Kitabında Yöresel Yemek Tariflerine En Çok Yer Verdiği Bölge Neresidir?
Doğu Anadolu

Yüzyıl İstanbul ve Osmanlı Saray Mutfağında Çok Gözde Olan Yiyecek Nedir?
Tarator

Badem Şurubu Yapılırken Bademler Ne Tür Bir Ön İşlemden Geçirilir?
Su İle Robotta İyice Karıştırılarak

19. Yüzyılda Alafranga Olarak Tanımlanan Yeni Yemek Teknikleri Nelerdir?
Garnitür – Sos

Eski Istanbul yemekleri nelerdir?
İstanbul'un En Meşhur Yemekleri ve İçecekleri
Sultanahmet Köftesi.
Ortaköy Kumpiri.
Sarıyer Börek.
Eminönü Balık Ekmek.
Sütlüce Uykuluk.
Süleymaniye Kuru Fasulyesi.
Vefa Bozası
Kanlıca Yoğurdu.

Osmanlı'da ne yenirdi?

Saray mutfaklarında ağırlıklı olarak Bulgur, pirinç, bal- pekmez, esmer ekmek, yufka yerine beyaz mayalı ekmek çeşitleri tüketilirdi. Osmanlı sofralarında su bolca tüketilirdi. Bunun yanı sıra şerbet ve hoşaf da eksik edilmezdi.

İstanbul'un yöresel yemekleri nelerdir?

Örneğin; Ortaköy'ün kumpiri, Eminönü'nün balık ekmeği, Beyoğlu'nun ıslak hamburgeri, Sarıyer'in böreği, Vefa'nın bozası, Eyüp'ün kebabı ve kaymağı, Beykoz'un paçası, Karaköy fırınlarının kuru poğaçası, Üsküdar Şemsipaşa'nın turşusu, Hacıbekir'in akide şekerleri gibi pek çok enfes lezzet sıralanabilir.

Osmanlı döneminde ilk yemek yazmasının adı nedir?

Özellikle 1844-1927 yılları arasında yazılan 36 yemek kitabı bu mutfak kültürünün zenginliği için örnek olarak verilmektedir (Kaya, 2011). Osmanlı mutfağıyla ilgili ilk yazma eser olan ve Mehmet Kamil Efendi tarafından yazılan Melceü't-Tabbahin (Aşçıların Sığınağı) 1844 yılında yayımlanmıştır.

Osmanlıda aşçı başına ne denir?

Birincisine Kuşçubaşı, diğerine İkinci denirdi. Her matbahta mesleğinin ehli aşçı, usta, kalfa ve şakirtleri, bunların maiyetlerinde de yamaklar bulunurdu. Her matbahın bir aşçı başısı mevcut olup, amirlerine “Baş aşçı” denilirdi. Sarayda mutfak işlerine bakan memura “Matbah-ı Âmire Emini” adı verilirdi.

Matbahı Amire emaneti nedir?

enderun ve haremde yaşayanlarla iş için saraya gelenlere, konuklara, ulufe günlerinde de kapıkulu askerlerine bu mutfaklardan yemek verilirdi. günde 4-5 bin kişiyi doyuracak yemeğin hazırlandığı saray mutfağı. sorumlu kişisine matbah-ı amire emini (bugünün aşçıbaşısı) denirdi.

Has Matbah kimlere hizmet verir?

Matbah, Saray Mutfağı'nın ihtiyaçlarını karşılayan esnafa verilen ad. Matbahı Has, padişahın yemeklerini pişirmekle görevli olan bölüm. Kuşhane denilen bu bölümde 12 seçkin aşçıyla, serçini denilen bir usta vardı.

Padişah adına sarayın mutfak amiri kimdir?

Sarayda mutfak işlerine bakan kişiye “Matbah-Amire Emini” adı verilmiş ve bu kişi Hacegan rütbesini almıştır.

Hasodalılar Ne Demek?

Osmanlıda has -özgü anlamında kullanılmıştır. Çoğunlukta işini en iyi yapanlara yada padişaha ait olan ve padişahın hizmetinde olanlar için kullanılmıştır.

Has odalılar sarayda padişaha has olan bölümlerin tüm hizmetlerini yapmakla yükümlü olan kişilerdir.

Saray teşkilatında Fâtih Sultan Mehmed Han tarafından kurulan ilk "has oda" Enderûnda bulunan altı koğuştan en güvenli ve rahat olan olmakla birlikte ilk çalışan sayısıda 30 kişiden oluşmaktaydı.

Bazılarının görevlerinden bahsedecek olursak; kaftancı, kilerci, tütüncü, yedi çakarsalan, zülüflü baltacı, yedekçi, heybeci diyebiliriz.

Has odalıların en önemli görevleri ise; padişahın odasının düzenini sağlamak, temizliğini yapmak, padişahın giysilerini girdirip çıkarmak, kutsal hırka dairesinin temizliğine bakmak, her daim padişahın gittiği yerde bulunmak, dini günlerde öd ağacı yakmak, sorumlu oldukları alanlara gülsuyu serpmek diyebiliriz.

Toplamda farklı tarihlerde 35-40 kişiden oluşan has odalıların sorumlu olduğu kişi "Hasodabaşı" dır.

Osmanlı devlet teşkilatında Has odalılar silahdar, çuhadar, rikabdar, tülbend gulamı ve miftah gulamı idi. Hasodabaşı 'da dahil olmak üzere padişaha arz yapılması gerektiğinde ilk dördünden biri olmak zorunda idi. 

Has odalılardan bir kısmının bazı zamanlarda padişah için kuran okuyup dua ettiği bilinmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Türk Mutfağından Kaybolan Kerkük Yemekleri Nedir?

 Türk Mutfağından Kaybolan Kerkük Yemekleri Nedir? Ziyat AKKOYUNLU* Özet:  Bu makalede, Orta Asya’dan başlayarak Osmanlı’ya ve oradan da Ker...